437. Nağme: Hocaefendi’nin Müzakere Aşkı ve Ders Halkası

437. Nağme: Hocaefendi’nin Müzakere Aşkı ve Ders Halkası

Kıymetli dostlar,

Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, 1980 ihtilalinde altı sene sürekli yer değiştirmek zorunda kaldığı dönemde bile oradan oraya arabayla giderken tek kişiye olsun ders anlatmaktan dûr olmadı. Halkasındaki talebe sayısı bazen üç bazen beş, kimi zaman elli kimi zaman yüz oldu. O, altmış küsur yıldır talim ve tedrisle meşgul bulunduğu ve bunu çok önemli bir vazife saydığı gibi, bugün de her türlü probleme rağmen bir grup ilahiyat mezunu talebeye ders veriyor.

Muhterem Hocaefendi’nin onca senedir devam eden rahle-i tedrisinde dönem dönem farklı sahalarda eserler okundu ve zaman zaman değişik okuma usulleri takip edildi. Bu cümleden olarak, 31 Mart 2010 tarihinde müzâkereli tefsir ve fıkıh okumaya başladık.

Her günkü dersin ilk bölümünde (ikinci bölüm aynı metotla fıkıh dersine ya da kitap özetlerine ayrılıyor) önce tefsirleri müzakere edilecek olan ayetleri okuyoruz; sonra o ilahî beyanların meallerini çeşitli kitaplardan karşılaştırıp Hocamızın tercihlerini kaydediyoruz.

Akabinde merhum Elmalılı Hamdi Yazır’ın “Hak Dini Kur’ân Dili” adlı eserinden ilgili yerleri kelime kelime okuyoruz. Onu müteakiben her arkadaşımız kendi elinde tuttuğu tefsir kitabından farklı hususları, açıklamaları, nükteleri dile getiriyor. Nihayet, muhterem Hocamız hem aralarda açıklamalar yapıyor hem de arz edilen tevcihler içinde en uygun olanlarına işaretlerde bulunuyor.

Tefsir müzakeresi için her bir arkadaşımızın mesul olduğu eserlerden bazıları şunlar:

İmam Mâturîdî “Te’vilâtü’l-Kur’ân”; Zemahşerî “Keşşâf”; Fahreddin Râzî “Mefâtihu’l-Gayb”; Beyzâvî “Envârü’t-Tenzîl ve Esrârü’t-Te’vîl”; Ebu Hayyân “Bahru’l-Muhît”; Ebu’s-Suûd “İrşâdu Akli’s-Selîm ilâ Mezâyâ-i Kitâbi’l-Kerim”; Tantavî Cevherî “el-Cevâhir fî Tefsiri’l-Kur’âni’l-Kerim”; Seyyid Kutup “Fî Zilâli’l-Kur’ân”; Molla Bedreddin Sancar “Ebdau’l-Beyân”; Kurtubî “el-Câmiu li Ahkâmi’l-Kur’ân”; Şihâbuddin Âlûsî “Rûhu’l-Meânî”; İmam Suyûtî “Durru’l-Mensûr”; İsmail Hakkı Bursevî “Rûhu’l-Beyân”; Ebu Hasan Burhâneddin Bikâî “Nazmu’d-Durer fîtenâsubi’l-Âyâti ve’s-Suver”; Muhammed Cerir Taberî “Câmiu’l-Beyân”; Diyanet Tefsiri “Kur’ân Yolu”; Molla Halil Es-Si’ırdî “Basîratu’l-Kulûb fî Kelâmi Allâmi’l-Ğuyûb”; Vehbi Efendi “Hulâsâtu’l-Beyân”; Vahîduddin Han “Tezkîru’l-Kur’ân”; Muhammed b. Ali Eş-Şevkânî “Fethu’l-Kadîr”; Said Havva “el-Esas fi’t-Tefsîr”; Zağlul en-Neccâr “Tefsiru’l-âyâti’l-kevniyye”; Aliyyu’l-Kârî “Envaru’l-Kur’ân ve Esraru’l-Furkan”; İbn Kesir “Tefsiru’l-Kur’âni’l-Azîm” ve Bediüzzaman Said Nursî “Risale-i Nur Külliyatı”

Merak edenler olduğu için belirtelim: Dersi mescidde yaptığımız ve Kur’an tefsiri okuduğumuz için geleneğe uygun şekilde -dizlerinde rahatsızlık olanlarımız hariç- yere oturup rahle kullanıyoruz. Mescid adabını gözeterek -genellikle- ders boyunca “takke” takıyoruz.

Muhterem Hocamızı ders talim ettiği esnada ilk defa görenlerin çok şaşırdığı hususlardan biri de ondaki lügate bakma ve sözlüklerle haşir neşir olma hassasiyeti. Hocaefendi zaman zaman “Sizleri bilmiyorum; ama ben her gün sözlükten birkaç kelimeye bakarım.” diyor. Dilin doğru öğrenilmesi ve kelimelerin nüanslarıyla bellenmesi adına talebelerinin de sık sık lügate başvurma alışkanlığını kazanmalarını istiyor.

Ders sırasında “el-Müncid” devamlı hazır bulunur. Hocamız, ihtiyaç anında “Lisanu’l-Arab”, “Tacu’l-arûs”, “en-Nihaye fi garibi’l-hadîs” gibi kaynaklara da müracaat ediyor. Arapça bir kelimenin Türkçe karşılığını bulmak için Âsım Efendi’nin “Kamus-u Okyanus” ve “Ahter-i Kebîr” gibi lügatlere başvuruyor. Farsça kelimeler için daha çok “Ferheng-i Farisî” gibi lügatlere bakıyor. “Misalli Büyük Türkçe Sözlük” adlı 3 ciltlik lügati ve “Ötüken Türkçe Sözlük”ü beğeniyor, sık sık bunlara başvuruyor. Hocaefendi, mahallî diller ve lehçelerle alâkalı sözlük çalışmalarını da çok önemli, ciddi ve takdire değer gayretler olarak görüyor; kitaplığımızdaki “Derleme Sözlüğü” en çok istifade edilen eserler arasında bulunuyor.

Fıkıh dersinde ise, ana kitap olarak Ali el-Kârî Hazretleri’nin (1606), “Fethu Bâbi’l-inaye bi şerhi’n-Nukaye” adlı -Hanefi fıkhı merkezli dört mezhebi delilleriyle birlikte mukayeseli ele alan- eserini (Arapça okuyup tercüme yaparak) kelime kelime takip ediyoruz.

“Fethu Bâbi’l-inaye bi şerhi’n-Nukaye” adlı eserle mukayeseli olarak okunan diğer kitaplardan bazıları şunlar:

Sadru’ş-Şerîa “el-Vikaye”; Burhanettin Maze “el-Muhîtü’l-Burhanî”; Mergınani “Hidaye”; Şeyhzade “Mecmau’l-Enhur”; İbn-i Abidin “Haşiyetü Reddi’l-Muhtar”; İbn-i Abidin “Haşiyetü Reddi’l-Muhtar”; İbn-i Abidinzade “Hediyyetü’l-Alaiyye”; Vehbe Zuhayli “el-Fıkhu’l-İslamî ve Edilletuhu”; Heyet “Diyanet İslâm İlmihali”; Esad Muhammed Saîd Sağarcî “el-Fıkhu’l-Hanefî ve edilletuhu”; Ömer Nasuhi Bilmen “Istılahat-ı Fıkhiyye Kamusu”.

Ders halkamızda farklı ülkelerden arkadaşlarımız da var. Türkçe öğrenmenin yanı sıra İlahiyat eğitimi de alıp aramıza katılanlardan ikisi: Almanya’dan Gökhan ve Hindistan’dan İ’caz Hocalarımız. Ayrıca, Kazakistan’dan Albert (Alparslan), Mısır’dan Salih ve Kırgızistan’dan Nurullah kardeşlerimiz de Türkçe ve İlahiyat eğitimi aldıktan sonra halkamıza dâhil olan arkadaşlarımızdan.

Bu nağmede, muhterem Hocaefendi’nin ders üslubu ve halka-yı tedrîsi ile alakalı bir fikir verebilmek için yaklaşık iki saat süren günlük dersten kısa bazı bölümleri paylaşıyoruz.

Ders halkası olarak dualarınızı muntazırız.

Hürmetle…